7 Eylül 2008 Pazar

Fenerbahçe`nin Fransız futbolcusu Nicolas Anelka, zevklerini, hayatını nasıl Müslüman olduğunu anlattı.


Hagi`nin Romanya`daki inşaatlarını bilmeyen kalmadı. Ergün Penbe`nin taşımacılık şirketi gibi... Ümit Davala hiphopçularla aşık atarak kaset çıkardı; klip bile çekti. İlhan Mansız malumunuz `manken` oldu. Yeşil sahalar dışından para kazanan futbolcular kervanına şimdi de Fenerbahçe`nin Fransız futbolcusu Nicolas Anelka eklendi. Anelka`nın kısaltması olan `Nic` ve son dört yıldır giydiği forma numarası `39`dan ismini alan Nic 39, öncelikle erkekler için tasarlanmış gündelik kıyafetleri içeriyor. Fenerium`larda satılacak koleksiyona ileride çocuk ve kadın ürünlerinin eklenmesi de gündemde. Anelka`nın henüz satışı başlamayan markasına Amerika`dan ve Almanya`daki Türklerden de yoğun ilgi varmış. Anelka`yla Nic 39`u konuşmak için bir araya geldik; İstanbul`daki yaşantısı, moda ve din üzerine sohbet ettik...
Nic 39 fikri nereden çıktı?
Zaten uzun zamandır aklımda olan bir şeydi marka yaratmak.
Türkiye`de bazı insanlar bana güvenince de burada yapma fırsatı buldum. Fırsatım varken yapayım istedim. 39, Fenerbahçe`de giydiğiniz formanızın da numarası aynı zamanda. Nic 39, Fenerbahçe taraftarları düşünülerek mi oluşturuldu?
Ben aslında son dört yıldır 39 numaralı formayı giyiyorum. Tabii ki öncelikle Fenerbahçe taraftarlarını düşünerek bu işe giriştik. Bu yüzden de Nic 39 Fenerium`larda satılacak. Koleksiyonun rengi sarı-mavi. Ama beğenilirse, renkleri, tasarımı her şeyi değiştireceğiz. Ondan sonra farklı mağazalarda da satılacak ürünlerimiz. `
Türkler güzel giyiniyor`
Sadece bir yıldır Türkiye`desiniz. Bu zaman içinde gösterdiğiniz performansınız sizce Nic 39`un satılması için yeterli mi? O kadar seveniniz, takipçiniz var mı?
Bilemiyorum. Markayı ürettik ama başarılı olur mu, olmaz mı bilemezsiniz. O yüzden de önce Türkiye`de deneyeceğiz. Türkiye merkezli bir işe başlamış olmanız Türkiye`de ve belki de Fenerbahçe`de kalacağınız, hayatınıza burada devam edeceğiniz anlamına gelmiyor mu?
Öyle bir şey yok. Belki on yıl daha kalırım, belki gelecek ay, hatta yarın giderim. Futbolda ne olacağı belli olmaz. Bazen bir takımda kalmak istediğiniz halde gitmeniz gerekir, bazense gitmek isteğiniz halde kalırsınız.
Futbolcuların paralarını sadece futboldan kazandığı günler geride mi kaldı? Futbol dışı işlere yönelme gibi bir trend mi var?
Var. Bunun nedeni futbolun eskisinden daha popüler bir spor olması. Bu yüzden de bence birçok futbolcu ünlerinden farklı şekillerde de istifade etmeye çalışıyor. Futbol dünyadaki bir numaralı spor. Eskiden de futboldan para kazanıyordunuz ama artık herkes futbolcuları izliyor. Nicolas Anelka nasıl giyinir?
Benim moda anlayışım çok sade. Bir jean ve bir tişörtle dışarı çıkabilirim. O yüzden Nic 39 da öyle olacak, beni yansıtacak. Herkesin rahatlıkla giyebileceği bir koleksiyon hazırladık. Çok karışık desenler, ürünler yaparsak herkesin zevkine hitap edemeyebiliriz. Türk erkeklerinin ve özellikle de futbolcuların giyim zevki nasıl sizce?
Futbolcular bazen üzerinde marka isimlerinin büyük yazdığı kıyafetler giyiyorlar. Onları beğenmiyorum. Ama genel olarak futbolcular da sokaktaki insan da güzel giyiniyor. Zaten yeni jenerasyon daha spor kıyafetleri tercih ediyor.
Bunu Fransa`da da görüyorum. Takım elbiseler ve kravatlar yavaş yavaş bitiyor. Herkes bol, rahat jean`ler ve spor ayakkabılar giyiyor.
Alışverişlerinizi nereden yapıyorsunuz?
Türkiye`de
Akmerkez`den. Ama alışveriş için Paris, Londra, Manchester, Dubai ve Amerika`ya gidiyorum. Marka takıntınız var mı?
Yok ama Amerika`dan
PDD, Snoop Dogg ve Jay-Z`nin kıyafetlerini alıyorum.
Hiphopla çok ilgilisiniz. Sizin albüm çalışmalarınız nasıl gidiyor?
Birkaç şarkı yaptım ama ne zaman kontrat imzalanır bilmiyorum. Evde stüdyom yok, o yüzden de şarkı yapacağım zaman Paris`teki stüdyoya gidiyorum. Şarkılar
Fransızca olacak.
Türkçe müzik dinliyor musunuz?
Türkçe müzik sevmiyorum. Şarkıcıları, örneğin
Tarkan`ı biliyorum mesela ama 10 saniyeden sonra bana çok fazla geliyor. Hiphopu tercih ederim. Bazı Türk hiphopçularla tanıştım. Televizyonda da denk geliyorum ve yaptıkları işi beğeniyorum. Bazıları da hiphop sevmez mesela. Çok ünlü bir futbolcu olmasaydınız siz de Paris`te araba yakanların arasında olabilir miydiniz?
Hayır çünkü futbolcu olmasam tenisçi olurdum. Tenis oynamayı çok seviyorum. Tenis sevgim futbol sevgimle eşit.
`Şarabın tadını değil, kokusunu biliyorum`
İstanbul`daki günleriniz nasıl geçiyor?
Pek bir şey yapmıyorum. Antrenman çıkışında eve gidip televizyon izliyorum. Bu
Madrid`deyken de, Paris`te de böyleydi. Vaktimi genelde evde geçiriyorum.
Gezmekten pek hoşlanmıyorsunuz galiba.
Sevmiyor değilim ama şehirde yapacak bir şeyiniz olmayınca evde oturuyorsunuz.
Ama İstanbul`da görülecek, gidilecek sayısız yer var. Tarihi mekanlar en azından...
Ben öyle yerlere giden tarzda bir insan değilim.
Sinemaya da mı gitmezsiniz mesela veya arkadaşlarınızla yemeğe belki?
Arkadaşlarımla yemeğe giderim. Ama sinemaya çok gitmem. Türkiye`de sahte
DVD`ler satılıyor. Filmler çıkmadan onları alıp evde izleyebiliyorum. Çok iyi oluyor. Bazen PlayStation oynuyorum. Televizyonda da Fransız kanallarını seyrediyorum. Kitaplarla aranız nasıl?
Bazen okuyorum ama okumaktan çok hoşlanmıyorum. Eğer kitap alacaksam, bu birinin tavsiyesi üzerine olur. Şu anda
Paulo Coelho`nun `Simyacı`sını okuyorum.
Evden çıkmadığınıza göre gece hayatınız da yoktur sanırım...
Var, evde. İçki de içmiyorsunuz sanırım.
Hayır.
Dindar olduğunuz için mi?
Hayır. Ama hayatımda hiç içki içmedim. Şarap bile mi içmediniz bir yemekte?
Hayır.
Şarabın tadını bilmiyorsunuz!
Ama kokusunu biliyorum!
`Oruç tutmak zor değil ama kolay sakatlanıyorum`
Günde beş vakit namaz kılıyorsunuz. Antrenmanınız olduğu zamnlarda ne yapıyorsunuz?
Mesela şu anda da namaz kılmam gerekiyor ama sizinle konuşuyor olduğum için kılamıyorum. Antrenmanlarda da böyle oluyor.
Ramazanda oruç tutuyor musunz?
Evet ve çok zor oluyor. Oruç tutmak zor değil aslında ama ne zaman oruç tutsam sakatlanıyorum. Geçen yıl tuttum ama bu yıl tüm ramazan tutamadım. Farklı ülkelere gittiğinizde de zaman farklarına uyum sağlamak zor oluyor.
Veya kıbleyi bulmak...
Evet.
`
Müslümanlık kaderimdi`
Nasıl Müslüman oldunuz?
Hayatta hiçbir şey seçilmez. Bazı şeyleri yapabilirsiniz ama kaderiniz bellidir. Müslümanlığın ışığı üzerinizdeyse, bir şekilde Müslüman olacaksınızdır. Benim de ışığım var. Bu ışık birdenbire mi göründü size?
Hayır. Yaşadığım yerde, sokaklarda çok sayıda Müslüman arkadaşım vardı. Bu yüzden Müslümanlığın nasıl bir din olduğunu biliyordum. Müslüman arkadaşlarım olduğu için Müslüman olmadım tabii ki. Bana yazılan kader buydu.

Milliyet
2005-12-24 Haber7

Hiç yorum yok: